Türkiye basını, AKP’li yıllarda geçmişe kıyasla daha fazla saldırı altında. Onlarca gazete ve haber sitesi kapatılırken, yüzlerce gazeteci de tutuklanıp çeşitli soruşturmalara tabi tutuldu.
Türkiye’de “basın” konusu açıldığında genellikle ulusal basından söz edilir ancak yerel gazeteciler de Türkiye’de hem güncel hem tarihsel olarak önemli bir yerde duruyor. Yerel gazeteciler, durdukları bu önemli yere rağmen ulusal basına kıyasla daha düşük ücretler almanın yanı sıra psikolojik ve fiziksel saldırılara da daha fazla maruz kalıyorlar. Özellikle küçük kentlerde faaliyet yürüten yerel gazeteciler bu saldırılara daha açık olurken seslerini duyurmakta da zorlanıyorlar.
Yerel basında ekonomik koşullar
Yerel gazetecilerin yaşadığı sorunların başında tıpkı ulusal basında çalışan gazetecilerinki gibi maaş geliyor. Ülke genelindeki yerel gazeteciler ortalama asgari ücret alırken, “stajyer” adı altında çalıştırılan diğer yerel gazeteciler asgari ücret dahi alamıyor. Özetle, yerel basında asgari ücret normalleştirilmiş durumda.
Yerel basına saldırı ve şiddet
Yerel gazeteciler, yaptıkları haberlerden dolayı saldırıya çok açıklar. Yaşadıkları yerelliklerde tanınmaları, adreslerinin bilinmesi ve saldırılara karşı hukuken yaptırım uygulanmaması gibi etkenler de göz önüne alındığında yerel gazetecilere niçin bu kadar saldırıldığı anlaşılabilir. Yerel gazetecilere yapılan saldırılar genellikle çalıştıkları yerelliklerin nüfuz sahibi isimleri tarafından yapılıyor.
Son yıllarda yerel gazetecilere yapılan üç saldırı örneğini incelediğimizde bu durumu rahatlıkla görebiliyoruz.
Yerel basına saldırı örnekleri
Ses Kocaeli gazetesinin sahibi, yazı işleri müdürü ve köşe yazarı Güngör Arslan, 2022 yılında uğradığı silahlı saldırıda katledilmişti. Arslan, İzmit’in Cedit Mahallesi’ndeki Ses Kocaeli ofisine gelen bir kişinin silahlı saldırısına uğramış, ambulansla Kocaeli Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Arslan, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı.
Saldırıyı üstlenen zanlı Ramazan Özkan ilk ifadesinde, “yazısını beğenmediği için Arslan’ı öldürdüğünü” iddia etmiş ancak sonradan çıkan ifadelere göre Özkan’ı cinayete azmettiren iki kişinin olduğu öğrenilmişti.
Diğer bir örnek ise 2020 yılından, Bursa’dan.
Karacabey Yörem Gazetesi İmtiyaz Sahibi Şaban Önen, Belediye Kamyon Garajında yer alan otoparkta saldırıya uğramıştı.
İşletme sahibi Serkan A. ve Batuhan E. ile ismi belirlenemeyen iki kişi tarafından darp edilen Önen olay sonrası Karacabey Devlet Hastanesi’nde müşahede altına alınmıştı.
Gazetenin aktardığına göre AKP’li Belediye Başkanı Ali Özkan’ın yakını olduğunu iddia eden otopark işletmeci Serkan A. saldırı esnasında, “Sen belediye başkanı olan dayım hakkında nasıl yazarsın,” diyerek Önen’e saldırmıştı.
Son olay da 2023 yılında, Bitlis’te yaşandı.
Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül, AKP’li Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin korumalarının saldırısına uğradığını duyurmuştu.
Sinan Aygül, X hesabından yaptığı paylaşımda saldırıyla ilgili şunları söylemişti: “Biraz önce Tatvan’da Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin silahlı korumalarının saldırısına uğradım. Belediyeye ait araçtan inerek saldıran şahıslar arkamdan kafama vurduktan sonra küfrederek, ‘Bir daha başkan hakkında yazarsan geberirsin’ diye tehditler ettiler. Tatvan Devlet Hastanesi’ne götürülüyorum.”
Aygül’ün darp edilmesini engellemeye çalışan vatandaşlar da polis olduğu belirtilen E.K. tarafından engellenmişti. Olayla ilgili görüntüler sosyal medyada yayılınca Aygül’ü darp eden Yücel Baysali ve E.K.’nin açığa alındığı belirtilmişti.
İki kişi de olayın ardından gözaltına alınmıştı.
Belediye ve Valilik tarafından Sinan Aygül’ün darp edilmesi üzerine yapılan açıklamalarda darp olayına karışanlar hakkında soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.
Sorunlara karşı örgütlü mücadele
Yaşanan ve her geçen gün daha da perçinlenen bu sorunlara karşı yerel medya emekçilerinin yapması gereken şey sorunların karşısına hep beraber dikilmek olmalı. Yerel medyada çalışan gazeteciler yaşadıkları sorunları paylaşmalı, paylaşmanın yanı sıra karşısına dikilmeli.
İletişim Emekçileri Dayanışma Ağı, yerel basın emekçileri darp edilmesin, ücretleri asgariye sabitlenmeye çalışılmasın, yaptıkları haberler nedeniyle hesap vermesin diye de var.
Basın çalışanlarını dayanışma ağında yan yana gelmeye, sömürü ve baskıya karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
İletişim Emekçileri Dayanışma Ağı